Türkiye ile aynı saat diliminde ama ters iklimleri yaşayan bu ülkeye 9 saat süren, günde 2 uçuşu var THY’nin, biri Cape Town diğeri Johannesbur’a. Bunlara alternative olarakda Dubai aktarmalı olarakta gidebilirsiniz Güney Afrikaya.Dubai aktarmalı gidersiniz yaklaşık olarak 4 saat yolculukla Dubai ye geliyoruz ve Sonra yorucu bir maraton bizi bekliyor aktarmala için genelde 8 saati bulan beklemeden sonra Emirates ile GüneyAfrikaya Uçuyorsunuz.Ayrıca Dubai de 1 gün gezme imkanıda bulabilirsiniz.
Johannesburg’a Dubaiden 8 saat uçuş ile ulaştık. Hostel World’ten yaptırdığım rezervasyonum sayesinde bizleri havaalanından alıp bir çiftlik içindeki aile işletmesi Musafa Hostelimize götürdü. Ağaçlar içindeki odamız havuza bakmakta. Bahçede 3 ayrı boydan köpekle birlikte dolaşan ailenin şirin 3 yaşındaki çocuğu ile kısa sürede kaynaştık. İki kişilik, kahvaltısı içinde bu konaklamaya 300 Rant(50 TL) veriyoruz. .
SOWETO
Birçok yabancı turistlerinde olduğu Soweto turumuzun rehberi siyah. Steril bir ortamda, araçtan inmeden dolaşıyoruz Uzaktan teneke evleri fotoğraflıyor, rehberden elektriği-suyu-tuvaleti olmayan bu evlerde yaşayanların hayatlarını geliştirmek için yapılmakta olan sosyal çabaları dinliyoruz. Sokak direnişlerinde öldürülen ilk öğrenci adına yapılan Hector Pieterson Müzesini siyah öğrenciler ile birlikte geziyoruz. İçerisini merak ettiğimiz teneke evlerden birini görmek üzere bir sokakta duruyoruz. Rehberimizin tanıdığı biri bizleri alarak sokağa ve ziyaret edeceğimiz eve götürüyor. Sokaktaki kadınlar ve çocuklar güler yüzlü, bizlerle fotoğraf çektiriyor. Milyonlarca siyahın yaşadığı bu berbat koşullu evlerden birindeyiz. Tüplü ocağı,ispirtolu aydınlatması, tuvaleti bahçede olan 2 gözlü,20 metre karelik, 4 kişilik bir ailenin yaşadığı(hayata tutunduğu)mekanı ürpererek,çekinerek hızla ziyaret edip,çıkıyoruz..Irkçılık tarihinin baştan sona anlatıldığı bölgenin en önemli müzesi Apertheid(Irkçılık)
Göz alıcı kumsalları, şarap mahzenleri, altın madenleri, sevimli penguenleri ve ünlü Masa Dağı ile Afrika'nın çok farklı bir yüzünü yansıtan Cape Town, yaz mevsimini yaşadığından bizler için cazibesini daha da artırıyor...
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin yasama başkenti olan Cape Town, Afrika Kıtası'nın Avrupa'ya en uzak ucunda yer alır. Nüfusu yaklaşık 3 milyondur. Cape Town, 1488'de Portekizli kaşif Bartelemeu Dias tarafından keşfedildikten sonra Boerler ve İngilizler'in eline geçti. Kent, Güney Afrika Birliği kurulduktan sonra ülkenin yasama başkenti oldu. 1945'te gerçekleşen Apartheid rejimi ile siyahlar kendi hallerine bırakıldılar ve 1990'da ırk ayrımcılığının da bitmesiyle toplumdaki yerlerini alarak resmi görevlere geldiler.
Dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilir ve eskiyle yeninin mükemmel uyumu bu şehirde bulunabilir. Cape Town'da ilk olarak dikkat çeken çevrenin çok temiz olduğudur. Ana yollar geniş ve temiz, trafik de oldukça rahattır. Otobüs ve taksi seçenekleriyle ulaşımınızı, kolaylıkla sağlayabilirsiniz.
Cape Town'un her zevke hitap eden bir şehir olmasının en belirgin özelliği bu şehirde yapılan aktivitelerdir. Penguenlerle birlikte denize girmek, yüksek tepelerden paraşütle atlamak, okyanus dalgaları arasında sörf yapmak, golf oynamak, deve sırtında safari yapmak gibi birçok çeşitli aktiviteyi bir arada yapabilirsiniz.
GÖRÜLECEK YERLER
Masa Dağı (Table Mountain): 1086 metre yüksekliğinde olan bu dağın en tepesi bir masa biçiminde düz olduğu için bu ismi almıştır. Masa Dağı'nın zirvesine şehirden teleferikle çıkabiliyorsunuz. Dağın tepesinden görünen şehir manzarasının yanı sıra bu dağda tam 1470 çeşit bitki türü bulunuyor. Cape Town'a gelen her turistin mutlaka uğradığı bir yerdir.
Victoria ve Alfred Limanları:
Bir liman şehri olan Cape Town'a Victoria ve Alfred limanları ayrı bir özellik katar. Liman bölgesinde bulunan alışveriş mekanları, enfes yemeklerin yapıldığı restoranlar, iki adet dev akvaryumu, müzeleri ve eğlence adına arayabileceğiniz birçok şeyi bir arada bulabileceğiniz bir bölgedir. Bu limanlardan kalkan gezi tekneleriyle Cape Town'un güzel koylarını ziyaret edebilirsiniz.
Güney Afrika Müzesi:
Doğu Hindistan kolonisinden getirilen 600 köleye barınak olması amacıyla 1679 senesinde inşa edilmiştir. Güney Afrika'nın yaşam tarzına ve tarihine ışık tutan bir müzedir.
Boulders Bay: Şehrin en ünlü plajlarından. Bu plaj penguenleriyle ünlüdür. Penguenler, bu bölgeyi kendilerine ev olarak seçmişler ve zamanla insanlarla birlikte yaşamaya alışmışlardır.
Ümit Burnu: Afrika Kıtası'nın en uç noktası olan Ümit Burnu, Cape Town'a bir saatlik mesafede bulunuyor. Ümit Burnu'nda bulunan Milli Park'a ufak bir trenle çıkıyorsunuz ve bu tren yolculuğunun ardından Hint Okyanusu ile Atlas Okyanusu'nun birleştiği noktadasınız. Buradan okyanusun dev dalgalarını seyredebilirsiniz.
Old Town (Eski Şehir) Evi: Bu bina şehirde ilk olarak ahşap kaplama olan dış cephesiyle dikkat çekmektedir. 1755 yılında Cape Town'un ilk kamu binası olarak inşa edilmiş ve senato olarak kullanılmıştır. 1914 senesinde şehrin ilk sanat müzesi haline gelen bu bina, günümüzde de eski Hollanda sanatının en önemli örneklerinden olan Michaelis Koleksiyonu eserlerine ev sahipliği yapmaktadır.
YEMEK
Cape Town'un bir liman kenti olması nedeniyle en önemli yemek olarak deniz ürünleri karşımıza çıkıyor. Deniz ürünlerinin tadına bakabileceğiniz en iyi yer ise liman çevresidir. Cape Town'da ister ufak bir balıkçıda, isterseniz de lüks bir restoranda tadacağınız balık, karides, midye ya da ahtapodun tadı birbirine yakın lezzette olacaktır. Cape Town, genel anlamda Malezya ve Avrupa mutfağından esinlenerek kendilerine karma bir mutfak kültürü oluşturmuşlardır. Sofralarından taze sebze ve meyve eksek olmaz. Şarapları çok iddialı, kaliteli ve ucuzdur.
ALIŞVERİŞ
Dünyanın en büyük altın madenlerinin bulunduğu ve en çok altın üreten ülkesi olan Güney Afrika'da, alışveriş için akla gelecek ilk ürün mücevherdir. Mücevher mağazalarında çok güzel ve özel tasarımlı takıları bir arada bulabilirsiniz. Cape Town'da alışveriş seçeneği sadece mücevherlerden ibaret değil! Pazarlarda yöre halkının yapmış olduğu heykeller, oyma işi tahta ürünler, el işi deri malzemeler ve cam yapımı ustaların ellerinden çıkan cam ürünlerini satın alabilirsiniz.
EĞLENCE
Bu şehirde eğlenmek için özel bir festival ya da hafta sonunu beklemeye gerek yok. Şehir her daim eğlence anlamında size farklı seçenekler sunabilecek bir yer. Gece hayatının kapalı mekanlarda olduğu kadar sokaklarda da yaşandığı bu şehirde, birçok insan için müzik, dans ve eğlence bir yaşam biçimi halini almıştır.
MUTLAKA YAPIN
Son olarak Güney Afrika'ya ve Cape Town'a gitmişken mutlaka yapmanız gerekenleri şöyle sıralayabiliriz: Muhteşem Masa Dağı'na teleferikle çıkın, Cape Point'in çekici doğal kaynaklarını ziyaret edin, tenis, ata binme, su kayağı gibi sporları yapın, kıtanın içlerine doğru safarilere katılın, Garden Route veya West Coast'da bir hafta sonu geçirin, Robben Adası'nı ziyaret edin ve Cape Town'un zengin tarihini keşfedin, V&A Waterfront'da su eğlencelerinin tadını çıkarın, Kirstenbosch'da dünyanın en ünlü botanik bahçelerini görün, Wine Country'de yerel şarap evlerini görün...
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler