Atomların büyük bölümünü boşluğun oluşturduğu ve etrafımızda algıladığımız yoğunluğun bir yanılsama olduğu oldukça çarpıcıdır.İki cisim bir araya geldiği zaman aslında birbirine çarpmaz.Örneğin iki bilardo topunun negatif elektrik yüklü alanları birbirini iter.Bir sandalye üzerine oturduğumuzda,aslında sandalyenin hemen üzerinde santimetrenin yüzmilyonda biri kadar yükseklikte asılı kalırız.Zira bizim elektronlarımız ile sandalyenin elektronları,yakın bir temasa karşı koyarlar.
Bir atomun ne kadar küçük olduğunu anlamanız için hayal gücünüzü çalıştırmanız gerekir.Yarım milyon atom yanyana dizilse bile kolumuzdaki bir tüyün arkasına gizlenebilirler.
Elimizde küçük bir anahtar olduğunu düşünelim.Bu anahtarın içindeki atomları görmek için anahtarı Dünya’nın boyutlarına getirmemiz gerekecektir.O zaman anahtarın içindeki her bir atom bir kiraz büyüklüğüne ulaşır.
Tek bir tuz tanesinin tüm atomlarını saymak isteyelim.Saniyede bir milyar tane sayacak kadar hızlı olduğumuzu da varsayalım.Bu ufacık tuz tanesi içindeki atom sayısını tam olarak tesbit edebilmek için beşyüz yıldan fazla bir zamana ihtiyacımız olacaktır.
Bir de olaya şöyle bakalım:Elinize bir cetvel alın.İki rakam arasındaki ince çizgiler milimetredir.Bir milimetre hemen hemen şu uzunlukta bir çizgidir:-
Şimdi bu çizgiyi bin tane eşit parçaya böldüğünüzü hayal edin.Bu bin tane parçadan her birine mikron denir.Terliksi hayvan dediğimiz bir mikroorganizma, iki mikron enindedir.Yani bu yaratık gerçekten çok küçüktür,ama bir atoma göre inanılmaz oranda büyüktür.Bir damla su düşünün.Bu damla içinde yüzen bir adet terliksi hayvanı çıplak gözle görmek istiyorsunuz.O zaman ,damlayı, çapı 12 metreye gelecek kadar büyütmek zorundasınız.Çapı 12 metre olan bir su damlası herhalde küçük bir şey sayılmaz.
Gene bu ufacık bir su damlasındaki atomları görmek istiyorsunuz.O zaman damlanın çapı ne olur dersiniz?Tam 24 kilometre.
Çekirdeğin yarıçapı,atomun yarıçapının onbinde biri kadardır.Hacmı ise, atomun hacmının 10 milyarda biri eder.
Elimizdeki anahtarı Dünya boyutlarına getirdiğimizde ortaya çıkan kiraz büyüklüğündeki atomların içinde çekirdeği arayalım.Böyle bir ölçekte bile çok daha küçük olan çekirdeği gözlemleme olanağımız kesinlikle yoktur.Yeniden ölçü değiştirmek gerekecektir. Atomumuzu temsil eden kiraz yeniden büyüyüp iki yüz metre yüksekliğinde bir top olmalıdır.Bu boyuta karşın atomumun çekirdeği yine de çok küçük bir toz tanesinden daha iri bir duruma gelmeyecektir.
Atomu bir küre şeklinde kabul ederek bu küreyi tamamen çekirdekle doldurmak istediğimiz takdirde bu iş için 1.000.000.000.000.000 atom çekirdeği gerekecektir.
Boyutları atomun 10 milyarda biri olmasına rağmen, çekirdeğin kütlesi atomun kütlesinin % 99.95'ini oluşturmaktadır.Çekirdek,kütlenin hemen hemen tamamını oluştururken,nasıl olur da pek bir yer kaplamaz? Atomun kütlesini oluşturan yoğunluk tüm atoma eşit olarak dağılmamıştır,yani atomun bütün kütlesi atomun çekirdeğinde birikmiştir.Bu olay,tıpkı 10 milyar metrekarelik bir eve,evin tüm eşyasını1 metrekarelik bir odada toplamaya benzer.
Bir atomun çok büyük bir bölümü boşluktan oluşmaktadir.Çekirdekle elektronlar arasında başka hiçbir şey yoktur. Bu mikroskobik büyüklük,atom ölçeğine göre çok geniştir.Çapı 1 cm. olan küçük bir bilya, çekirdeğe en yakın elektronu temsil ederse, çekirdek bu bilyadan 1 km. ötede bulunacaktır.Eğer bir oksijen çekirdeğinin protonunu masanın üstünde duran bir toplu iğnenin başı gibi düşünürsem, o zaman, çevresinde dönen elektron Hollanda, Almanya ve İspanya'dan geçen bir çember çizer. (Fransa'da isek.) Onun için, bedenimi oluşturan tüm atomlar birbirlerine değecek kadar bir araya gelseydi,beni göremezdiniz.Neredeyse milimetrenin birkaç binde biri boyutunda bir toz kadar olurdum.
Eğer elektronların büyüklüğü ile Dünya’nın büyüklüğü arasında bir karşılaştırma yapmak gerekirse, bir atomu Dünya kadar büyütsek, elektron sadece bir elma boyutuna gelecektir.
Bir gökdeleni oluşturan atomların herbirinin içindeki boşluğu gidermek mümkün olsaydı,geriye kalan madde bir avuç dolusu kum kadar olurdu.Ama kütlesi değişmezdi.Bir atomun çekirdeği,atomun toplam hacminin milyarda birinin milyonda biridir.Diğer taraftan bu minicik çekirdek,tüm atomun ağırlığının hemen hemen tümünü kapsar.Bir atomu gökdelenin büyüklüğüne dek genişlettiğimizi düşünelim.Bu durumda çekirdek bir aspirin tableti kadardır.Ama bu tek bir tabletin ağırlığı,gökdeleninkinin binlerce mislidir.
*
Konusunda uzman olanların dışındaki insanların bir atomun ne kadar küçük olduğunu kavraması veya algılaması son derecede zor olan bir olgudur.Aynı şekilde belli bir ölçek içinde yer alan atomların kaç tane olduğunun da anlaşılması o derecede çetin bir iştir.
Avogadro sayısı=6,02x10 üzeri 23= bir maddenin 1 molekül-gramında bulunan molekül miktarıdır.
Bu sayı,ABD’ni 14,5 km. kalınlığında patlamış mısırla kaplamak için gereken mısır tanesi sayısı kadardır.
Veya Pasifik Okyanusu’nun tüm suyunu içerecek bardak sayısına eşittir.
Ya da düzgünce istiflendiğinde Yerküre’yi 322 km.kalınlığında bir tabaka halinde kaplayabilecek meşrubat kutusu sayısı kadardır.
Şöyle bir örnek daha verilebilir:Aynı sayıda Amerikan senti, Yerküre’deki her insanı dolar trilyoneri yapmaya yeter.
Avucumuza döktüğümüz biraz tuzun sadece bir tanesini ayıralım.Bu bir tane tuz parçasının içindeki her bir atomu,bir tane tuz parçası kadar büyütebilseydik,tuz tanesinin boyu 10 km.olurdu.
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler