Higgs Bozonu ile ilgili kuramı yıllar içinde geliştiren en önemli çalışmalardan birine,Pakistanlı bilim adamı Muhammed Abdüsselam'ın imza attığı ortaya çıktı.
Evrendeki her şeye kütle kazandırdığı savunulan ve büyük ihtimalle var olduğu geçen hafta saptanan Higgs Bozonu adlı atomaltı parçacıkla ilgili kuramı ilk kez 1964'te İngiliz fizikçi Peter Higgs liderliğindeki bir grup bilim adamı ortaya atmıştı.
CERN'deki deneylerle gündeme gelen Higgs Bozonu ile ilgili kuramı geliştirenlerin başında Nobel ödüllü ünlü Müslüman fizikçi Muhammed Abdüsselam geliyor.
Fizikteki 'Standart Model'in doğrulanması için deneylerde varlığı henüz kanıtlanmamış tek atomaltı unsur olan Higgs Bozonu ile ilgili kuramı yıllar içinde geliştiren en önemli çalışmalardan birine, Pakistanlı bilim adamı Muhammed Abdüsselam imza attı.
Abdüsselam, temel parçacıklar arasındaki birleşik zayıf ve elektromanyetik etkileşime katkıda bulunan çalışmasıyla, 2 meslektaşıyla birlikte 1979'da Nobel Fizik Ödülü'ne layık görülmüştü.
1960 ve 1970'li yılların başlarında, Pakistan'da cumhurbaşkanının bilim alanında başdanışmanı olarak Pakistan'daki uzay ajansı ve nükleer bilim ve teknoloji enstitütüsünün kurulmasına yardım eden Abdüsselam, ülkenin nükleer silah programının ilk aşamalarına da liderlik etmişti.
Abdüsselam , (D. 29 Ocak 1926, Hindistan – Ö. 21 Kasım 1996 İngiltere) Nobel ödülü alan ilk Pakistanlı ve Müslüman olmuştu. Lahor'da öğrenim gören, 1952'de Cambridge Üniversitesi'nde matematik ve fizik doktorası alan Abdüsselam, elektromanyetik etkileşimle elementel parçacıkların zayıf etkileşimini kapsayan kuramlarıyla 1979 yılında Steven Weinberg ve Sheldon Lee Glashow ile birlikte Nobel ödülü kazanmıştı.
Enıstein ve Russel'e İslam'ı anlattı
Abdüsselâm Imperial'da iken Bertrand Russell, Einstein, Robert Oppenheimer ve Wolfgang Pauli gibi tanınmış düşünce ve bilim adamlarıyla bir arada bulunmuştu.
Abdüsselâm bir konuşmaları esnasında Allah'a inanmayan Bertrand Russell'a; "Allah'a iman olmadan insan, hata yapmaya daha çok meyillidir. Tarih gösteriyor ki Allah'a imanı olan insanlar, imanı olmayanlara kıyasla daha çok fedakârlıkta bulunarak insanlığa daha faydalı olmuşlardır."diyerek imanın bu dünya için bile ne kadar gerekli ve önemli olduğunu vurgulamıştı.
Abdüsselam'la Einstein'ın ilk buluşmalarında bütün konuşmaları din üzerine olmuş, Einstein'a İslâm'daki tevhid hakikatini anlatmıştı. Einstein, onun fikirlerini dikkate almış, bu konuşmalar, aralarında belli bir yakınlığın doğmasına vesile olmuştu.
Abdüsselâm derslerinde ve konuşmalarında yeri geldiğinde Kur'ân'dan âyetler okuyor ve inancını diğer insanlarla da paylaşıyordu. O, hiçbir zaman inancını saklama gereği hissetmemiş, inandığı değerleri hep savunmuş ve bu samimi davranışları dolayısıyla meslektaşları ve öğrencilerinden her zaman saygı görmüştü.
Türkiye'de de konferans verdi
1980'li yıllarda Türkiye'ye de gelen Abdüsselam, burada bir konferans vermişti. Abdüsslam, İstanbul'daki konferansında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Türkiye, kardeş milletlerle olan münasebetleriyle dâima hep lider olagelmiştir. Bu ülke, İslâmî ilimlere ve müspet ilme çok şey kazandırmış büyük bir milleti temsil eder. Günümüzde bilimde ilerlemiş bazı ülkelerin önde gelen akademik kuruluşlarında çalışan mümtaz Türk ilim adamları ve uzmanları İslâm âlemindeki meslektaşlarının medâr-ı iftiharıdır. Bu yüzden Türkiye'nin fıtrî canlılığıyla ilim liderliğindeki rolünü alacağından eminim. İlme gerekli öncelikler verildiği takdirde, Türkiye'nin 2025 yılına kadar ilimde lider olmaması için hiçbir sebep yoktur."
Aynı konferansta Abdüsselam "Sizden hep, konuşmasına Allah'ın ismiyle başlayan bir ilim adamının var olduğunu hatırlamanızı isterim. Bunu sadece burada (İstanbul'da) yapmış değilim. Batı'da, nerede olursa olsun, konuşmama hep besmele ile başlamışımdır. Böyle konuşmamdan, onlar da memnun oluyorlar. Bu, benim için bir ümit kaynağı." demişti.
Kaynak : Dünya Bülteni
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler