Hayal kırıklığı yaşarken yağmur serpmeye başlıyor.Mobilyalar ise kamyonetin arkasında açık bir şekilde duruyor.Görüşmüş olduğu bir mağaza sahibine koşuyor,mobilyalarının durumu açıklayıp en azından yağmur durana kadar onları depolarına koymak için izin istiyorlar,Ama karşıdaki kişiden onur kırıcı bir cevap alıyor.Mağaza sahibi hakaret ediyor.
Yağmur sağanak halinde yağmaya başlıyor.Bu genç adam kardeşiyle birlikte yağmur altında sırıl sıklım olmuş,kamyonetlerdeki mobilyaların mahvoluşunu izlerken,ellerini göge doğru açmış ve "Allahım sen bizi utandırma" diye dua etmiş.Ellerindeki sermayeyi kaybederek memleketlerine dönmüşler.
Ankara'da yaşadıklarından çok etkilenen bu iki kardeş hedeflerini büyütmüşler ve Ulusal bir kanala bir televizyon reklamı vermeye karar vermiş.Çevresindeki herkes ona karşı çıkmış,Ama o her şeyini ortaya koyarak vede borçlanarak reklam vermekte kararlıymış.
Vazgeçmesi için son ana kadar çevresinin yoğun baskılarına rağmen reklam yayınlandı
Sonra Neler mi Oldu ?
Yeni geliştirdikleri ve kanepe diye adlandırdıkları mobilyanın reklamından sonra,Türkiye'bir talep patlaması yaşandı.Üretimlerini arttırdılar,yeni atölyeler satın aldılar.Yine de talepleri karşılamakta zorlanıyorlardı.Çok hızlı bir şekilde büyümeye devam ettiler.
Kimdi bizlere ilhan kaynağı olan bu Genç
Türkiye’de, enerjiden, bankacılığa, mobilyadan havacılığa sekiz ayrı sektörde 32 ayrı şirketi, 11 bin çalışanı ile 100 ülkeye ihracat gerçekleştiren ve 2010 yılını 4.1 milyar lira ciro ile kapatan Boydak Holding’in patronu Hacı Boydak
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler