Whitney Houston Öldü

Dünyaca ünlü Amerikalı pop yıldızı ve oyuncu Whitney Houston, hayatını kaybetti. "Popun kraliçesi" olarak isimlendirilen Houston, henüz 48 yaşında idi.
Ülkemizde de bir dönem oldukça popüler olan Houston’ın sevenleri şok yaşarken ünlü sanatçının ani ölümü cumartesi akşamı Amerikan basınında yer aldı. Bir dönem uyuşturucu bağımlılığı ve fırtınalı evliliği ile magazin dünyasının gündeminde olan sanatçı Los Angeles’da hayata gözlerini yumdu.

9 Ağustos 1963 yılında doğan Houston’ın yerel saat ile 15.55’de (TSİ 01:55) yaşamını yitirdi. Kaldığı Beverly Hilton’daki otelinde ölü olarak bulunan Houston’ın basın sözcüsü ölüm nedeninin henüz bilinmediğini açıkladı.

Polis, otel görevlilerinin aniden rahatsızlaşan ünlü sanatçıyı hayata tutunması için gösterdikleri çabanın da sonuç vermediğini aktardı. Houston, dünya çapında en büyük müzik ödülü olarak bilinen Grammy töreninden 24 saat öncesinde ölümü bu dev organizasyonu da olumsuz etkilemesi bekleniyor.

New Jersey'de ailesiyle beraber yaşayan 48 yaşındaki ünlü şarkıcının aşırı dozda ilaç aldığı ve bu nedenle hayatını kaybettiği ileri sürülüyor.

Ünlü sanatçının uyuşturucu ile başı belada olduğu biliniyordu.Bir süredir sağlığı iyi olmayan şarkıcının ölüm haberini duyan hayranları şoke oldu.Dünyaca ünlü haber ajansı AP, abonelerine bu haberi geçti.Bütün gazeteler ve internet siteleri AP'nin geçtiği haberi okuyucularına duyurdular.Haberden kısa bür süre sonra ünlü şarkıcının menajeri bu haberi yalanlayarak, Houston'un ölmediğini bildirdi.

Buna rağmen ünlü şarkıcıyı bir türlü basının karşısına çıkaramadı.AP'nin dışındaki diğer ajanslar ve medya yaptıkları araştırmalardan sonra ünlü sanatçının öldüğünü onlar da teyit etti.Bütün bu gelişmelere rağmen sanatçının yakınları ısrarla bu haberleri yalanlıyor.

Whitney Houston'ın menajeri haberi yalanlarken, yabancı ajansların hemen hemen hepsinde sanatçının öldüğü haberleri veriliyor.

Whitney Houston Kimdir?

Whitney Houston, 9 Ağustos 1963 günü Newark, New Jersey'de dünyaya geldi. Annesi başarılı bir blues vokalisti, kuzeni Dionne Warwick ise oldukça başarılı bir şarkıcıydı.

Ailesinin de etkisiyle küçük yaşta müziğe ilgi duydu ve "New Hope Baptist" korosunda söylemeye başladı. O zamanlar annesi gibi geri planda bir vokalist olarak kalmaktan başka bir şey düşünmüyordu. Hedefleri çok sınırlıydı. Fakat bu düşüncesi 11 yaşına kadar sürdü. Bir akşam ilk defa sahneyi kısa bir solo söylemek için aldığında seyircileri şaşkına çevirdi. Güçlü ve saldırgan sesi herkesi büyüledi. Böyle küçük yaşta bir kız, bütün seyircileri söylediği parça ile göz yaşlarına boğmuştu. O günden sonra Whitney Houston'un hep bir vokalist olarak kalamayacağı anlaşıldı. Whitney Houston müziğe başladığı anda bu iş için yaratılmış olduğunu ortaya koymuştu.

Houston yeteneğini profesyonel düzeyde ilk olarak Chaka Khan ve Lou Rawls'ın vokalisti olarak kullandı. Houston gibi düzenli, pırıl pırıl, egzotik görünüşlü, genç bir hanım için iş bulmak o kadar zor olmamıştı. Önce amatör olarak modellik yapmaya başladı ve oldukça beğeni gördü. Glamour gibi dergilerin kapaklarını süslemeye başladı. Aynı zamanda da tiyatro ve dans dersleri almaya başladı. Bir yandan da sesini geliştirmek için çabalıyordu. Bütün bunlar gelecek yaşamındaki başarılarına bir hazırlıktı.

18 Yaşına girdikten birkaç ay sonra Gene Harvey ile bir kontrat imzaladı ve onun yönlendirmesiyle modellik çalışmalarına devam etti. Aynı zamanda yine menajeri sayesinde daha çok tiyatro ve dans dersi almaya başladı.

Birkaç yıl daha kendini geliştirmek için çabalayan sanatçı sonunda kendini göstermek için hazırdı. 1985 Yılında Arista kayıt şirketi ile anlaştı ve onlar için söylemeye başladı. Aynı zamanda da yaptığı büyük anlaşmalar ve çıktığı televizyon şovları ile kendini gösteriyordu. Sanatçının "Saving All My Love For You", "How Will I Know", ve "The Greatest Love Of All" adlı parçaları büyük başarılar kazandı ve 13 milyona yakın kopya sattı. "Saving All My Love For You" isimli parça aynı zamanda da sanatçıya ilk Grammy ödülünü kazandırdı.

1987 Yılında sanatçı daha da fazla satış rekoruna imza attı. Müzik dünyasına girmeye karar verdiği zamanlarda azimle başladığı çok yönlü çalışmaların sonucu yavaş yavaş alınmaya başlamıştı. Aldığı dans ve tiyatro dersleri sayesinde MTV'de yayınlanan video klipleri oldukça beğeniliyor ve ilgi topluyordu.

Sonunda Whitney Houston kendini kanıtlamıştı. O gerçekten çok yönlü bir sanatçıydı. Gerek konser sahnelerinde gerekse beyaz perde önünde aranan isim olmuştu. Oskar ödüllü ünlü sinema sanatçısı Kevin Costner ile çevirdiği "Bodyguard" isimli film ile sinema dünyasına bomba gibi düştü. Film oldukça beğeni kazandı. Ama Whitney Houston için asıl başarı filmden sonra geldi. Sanatçıya ait olan film müzikleri oldukça beğenildi. Filimin en ünlü şarkılarından olan "I Will Always Love You" dünya çapında en çok beğenilen ve satan parçalar arasında yerini aldı.

Hayır kurumlarına ve çağımızın en büyük sorunu AIDS ile mücadele eden kuruluşlara yaptığı eli açık yardımlarla beğeni topladı.

1980’li yıllarda yıldızı parlayan Houston, 1990’ların sonuna kadar pop müzik dünyasının ‘altın kızı’ olarak anılıyordu. Müzikteki başarısı sayesinde beyaz perdede de kendisine yer bulan Houston, "The Bodyguard" ve "Waiting to Exhale" gibi filmlerinde başrol oynadı. Kevin Costner ile oynadığı The Bodyguard filminde söylediği "I Will Always Love You," (Seni her zaman seveceğim) isimli şarkısı sanatçının hafızalarda kazanan en bilinen şarkısı oldu.

Ünlü yıldız 1990’ların sonunda iyice müptelası olduğu uyuşturucu yüzünden hem performans hem de halkın nazarındaki imajını hızla tüketti. Bir televizyon programında Houston yaşadıklarını, ‘‘En büyük şeytan benim. Ben kendimin hem en iyi dostu hem de en büyük düşmanıyım.’’ diye dile getirmişti.
   
Pop aleminde dünya çapında albümleri rekor satışlara ulaşan Houston’un yalnızca Amerika’da 55 milyon albümü piyasada alıcı bulmuştu. Annesi Cissy Houston gibi müzisyen olan Houston’ın teyzesi de 1960’ların en ünlü şarkıcısı Dionne Warwick idi. Müzik hayatına kiliselerde söylediği ilahiler ile adım atan Houston, müzik dünyasının en büyük yapımcılarından olan Cilve Davis tarafından keşfedilmişti.

İlk olarak 1985 yılında ‘‘Saving All My Love for You’’ (Tüm sevgimi sana sakladım) adlı albümü ile müzik severlerin karşısına çıkan Houston, milyonlar satan bu çalışması aynı zamanda kendisine de ilk Grammy ödülünü kazandırmıştı. Sanatçı’ya daha sonra, "How Will I Know," ''You Give Good Love" ve "The Greatest Love of All" gibi şarkıları yine dünya çapında ün kazandırmış ve sayısız ödüller almasına da neden olmuştu.

1980’lerde fırtına gibi esen sanatçı en büyük çıkışlarından birisini de 1987 yılında ‘‘Whitney" albümündeki "Where Do Broken Hearts Go" ve "I Wanna Dance With Somebody" şarkıları ile yapmıştı.

Bugün 19 yaşında bir çocuk annesi olan Houston, son olarak ‘‘Sparkle’’ adlı yapım ile tekrar beyaz perdeye dönmeye çalışıyordu. Sanatçının cenaze töreninin ne zaman yapılacağı henüz bilinmiyor.

Share

& Comment

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler

 

Copyright © 2015 bilgido™ is a registered trademark.

Designed by Templateism. Hosted on Blogger Platform.